ING Türkiye, çalışanlarına “Flexi Yaz” modeliyle uzaktan çalışma fırsatı sunuyor.

ING Türkiye, ‘Flexi Yaz’ adını verdiği çalışma modeliyle çalışanlarına yaz dönemlerinde istedikleri şehirde ve mekanda çalışma olanağı sağladı.

Bankadan yapılan açıklamaya göre ING Türkiye, ‘Flexi Yaz’ çalışma modeliyle 2020’den bu yana çalışanlarına yaz dönemlerinde uzaktan çalışma fırsatı sunuyor. ‘Flexi Yaz’ kapsamında İstanbul Genel Müdürlük, Ankara Merkez Ofis, Kahramanmaraş Operasyon ve Çağrı Merkezi çalışanları, haziran ve eylül ayları arasında 8 haftaya kadar diledikleri yerden uzaktan çalışabiliyor.

ING’nin diğer 4 esnek çalışma modeliyle çalışanlar kendilerine ve sevdiklerine daha fazla zaman ayırabiliyor. Haftam Flexi çalışma modeliyle İstanbul’daki Genel Müdürlük çalışanları tamamen hibrit çalışıyor; çalışanlar ayda sadece 6 gün ofise gelirken, geri kalan günlerde uzaktan çalışma olanağına sahip oluyor. IT ekipleri ise haftada 1 gün ofisten ve geri kalan günlerde uzaktan çalışabiliyor.

Bir diğer model olan Flexi 365 ile İstanbul Genel Müdürlük ve Kahramanmaraş Operasyon Merkezi’nde çalışan, iş kolu ve görevi uygun olan ING’liler, haftanın 5 günü uzaktan çalışabiliyor.

ING Türkiye Genel Müdürlüğü’nden şubelere kadar tüm ING Türkiye çalışanlarının yararlanabildiği Haftam 3 Gün Flexi ve Haftam 4 Gün Flexi modellerini tercih eden çalışanlar ise, üç veya dört gün çalışma seçenekleriyle kalan günlerini diledikleri gibi planlayabiliyor.

‘Şu ana kadar birçok çalışanımız bu uygulamadan faydalandı’

Açıklamada görüşlerine yer verilen ING Türkiye İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Hale Ökmen Ataklı, İnsan ve Kültür stratejilerinde ‘Önce kendin olursun, sonra ING’li’ yaklaşımını merkeze aldıklarını belirtti.

Ökmen, çalışanlara önce kendileri olabilecekleri bir çalışma ortamı sunmayı hedeflediklerini ifade ederek, şu ifadeleri kullandı:

‘Bunu yaparken de DNA’mızda yer alan esneklik ve çeviklik yeteneğimizden yararlanarak yenilikçi uygulamalar geliştiriyor, inovatif bakış açımızı insan kaynakları politikalarımıza yansıtıyoruz. Çalışan mutluluğu için esnek ve yenilikçi olmayı başarının anahtarı olarak görüyoruz. Esnek çalışma modellerimizden Flexi Yaz ise oldukça beğenilen bir uygulamamız, şu ana kadar birçok çalışanımız bu uygulamadan faydalandı. Ayrıca, esnekliği İK uygulamalarımıza bütüncül olarak yansıtıyoruz, bu kapsamda Flexi İzin, Flexi Kariyer gibi uygulamalarımızla da sektörde fark yaratıyoruz.’

AK Parti kulislerinde tüm emeklilere 2 bin TL seyyanen zam yapılması tartışılıyor

AK Parti, en düşük emekli maaşlarını 10 bin TL’den 12 bin TL’ye çıkarılması çalışmalarını Perşembe gününe kadar sürdürecek.

Ekonomi gazetesinin haberine göre, tüm emeklilere 2 bin TL seyyanen zam yapılması da tartışılıyor. Ancak bu zam konusunun henüz tüm emeklilere nasıl yansıtılacağı konusunda karar alınmadığı belirtiliyor.

AK Parti, 2023 seçimlerinden önce seçim yatırımı olarak en düşük emekli maaşını 7 bin 500 TL’ye çıkarmıştı. Ocak 2024’te ise en düşük emekli maaşı yeniden 10 bin TL’ye yükseltildi.

Parti, aldığı bu kararın şimdi olumsuz sonuçlarını değerlendiriyor.

Kök maaş sorununu tamamen çözmek amacıyla yeni formüller arayan AK Parti, emeklilerin maaş zamlarını kök maaş üzerinden uyguluyor. Aynı zamanda en düşük emekli maaşını 10 bin TL’den 12 bin TL’ye çıkarmayı planlıyor.

Öte yandan, tüm emeklilere 2 bin TL seyyanen zam yapılması da tartışılıyor ancak bu konuda henüz net bir karar alınmış değil.

En düşük emekli maaşı alanların, yapılacak düzenlemeden yaklaşık olarak bir milyon 610 bin kişinin yararlanacağı belirtiliyor.

Bakan Mehmet Şimşek duyurdu! Deprem bölgesi için Türkiye’ye yeni finansman sağlanacak

Bakan Şimşek, AA muhabirine Türkiye’ye dış kaynak akışı hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Şimşek, 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında bölgenin yeniden imarı için uluslararası kuruluşlardan uygun koşullu dış finansman sağlanmasına yönelik çalışmaların devam ettiğini belirtti. Şimşek, “Bu kapsamda Türkiye, Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası’ndan deprem bölgesindeki sağlık altyapısı harcamaları için ek 250 milyon avro finansman sağladı,” dedi.

Şimşek, bu krediye ilişkin anlaşmanın dün Bakanlık tarafından imzalandığını belirterek, geçen yıl aynı amaçla Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası’ndan 250 milyon avroluk bütçe finansmanı sağlandığını hatırlattı.

Şimşek, bu kaynağın deprem bölgesi için önemine vurgu yaparak, “Finansman, depremden etkilenen yerleşim yerlerindeki iyileştirme ve yeniden imar ihtiyaçlarının yanı sıra sağlık sisteminin güçlendirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyor,” dedi.

Mehmet Şimşek, Türkiye’nin deprem yaralarının sarılması için uluslararası kuruluşlardan önemli miktarda kaynak temin ettiğini belirterek şu değerlendirmede bulundu:

“Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansından da kısa süre önce ‘Türkiye Deprem Sonrası Yeniden İmar Çerçeve Projesi’ kapsamında kullanılmak üzere 60 milyar yen finansman sağlanmasına ilişkin kredi anlaşması imzalamıştık. Bu finansman İller Bankasının deprem bölgesi altyapı çalışmalarının desteklenmesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının deprem bölgesinde yer alan kırsal konutların inşası ve Sağlık Bakanlığının sağlık altyapı çalışmaları için kullanılacak.”

Şimşek, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın deprem bölgesi için 1,5 milyar avroluk finansman paketi açıkladığını hatırlatarak, Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası, İslam Kalkınma Bankası ve Asya Altyapı Yatırım Bankası’ndan da bu amaçla dış finansman sağladıklarını belirtti.

Şimşek, bugüne kadar deprem bölgesinde yaşanan acıları hafifletmek ve vatandaşların yaşam kalitesini artırmak için toplamda 3,8 milyar dolarlık dış finansman sağlandığını belirterek, “Sağlanan bu kaynaklar hem Türkiye’nin potansiyeline olan güvenin bir yansıması hem de kurala dayalı, uluslararası normlara uygun, rasyonel politikaların bir göstergesidir,” ifadesini kullandı.